Mizalle Kadınına Yolculuk

Kadınların yaradılıştan gelen güzellikleri toplumsal normlar tarafından kimi zaman hak ettiği değeri göremedi. Değişmek, değiştirmek, daha iyisi ve daha fazlası olmak üzerine kurgulandı. “Ekmek bulamazlarsa pasta yesinler”den hatırlayacağınız Marie Antoinette’in başrolünü oynadığı Rokoko dönemi öncelikli olmak üzere, tüm Rönesans ve ortaçağ periyodları, kadınların kendi sağlıklarını tehlikeye atacak sıkılıkta korselere sığmaya çalışması, saçlarını kimi zaman50 santimetreyi aşan büyük topuzlarla şekillendirmesi ve zamanında öylesi kabul gördüğü için tenlerini güneşe çıkmadan beyaz olarak korumaya çalışması ile geçti. Bu kadınların gerçek gücünün farkına varılmasından çok önceydi. Olduğu gibi güzel, olduğu gibi akıllı ve olduğu gibi “yegane” kadınlar fark edilmek için abartılı renk ve desenlere, avangart formlara, bürünülmesi gereken karakterlere ihtiyaç duymuyorlar. Onlar dürüst, güçlü ve bir o kadar da stil sahibi kadınlar…

Bu akım büyük modaevlerinin de radarında. Kreatif direktör koltuğunda Alessandro Michele’nin oturduğu İtalyan modaevi Gucci, 2018 Sonbahar/Kış sezonunda podyuma yolladığı tasarımlardan, her görüşte kadın ve erkeğin gardırobuna uyum sağlayacak parçalar vardı… Türk model Öykü Baştaş’ın giydiği bir enstalasyonu andıran heykelsi görünümden, Mae Mei Lapres’in taşıdığı neo-modern sarıklı kombinasyona kadar… Marusya Igoshina’nın üzerinde gördüğümüz uzun, yakası ve kolları nakışlı mavi ceket, beyaz dantel elbise ve tayt eşleştirmesi ise bere-eşarp kırması, broşla kapanan bir aksesuarla muhafazakar modanın en söz sahibi podyumlarda dahi söz sahibi olduğunun kanıtı.

Konu sadece Gucci ile sınırlı kalmıyor. Bir diğer İtalyan devi Max Mara’nın geçtiğimiz kış sezonundan beri podyumuna taşıdığı model Halime Aden’in moda dünyasında önemli bir yeri var. Kendisi güzellik yarışmasında türbanıyla katılıp, türbanını çıkartmayı reddederek modellik yapan ilk isim. Max Mara’nın karakterli ve abartıdan uzak tasarımlarını da dini inançlarından feragat etmeden taşıma şansına erişti. Şimdilerle “Old Céline” olarak sosyal medyayı hakimiyeti altına alan Phoebe Philo imzalı Celine, Valentino ve Loewe de kadınların farklılıklarına rağmen güzel olduklarını tasarımlarıyla destekleyen moda otoritelerinden…

Kimi zaman tek renkli, dingin ama detaylarla zenginleşen bir tulum ya da alamet-i farikasında yaka hattında olan yalın bir beyaz gömlek… Asimetrik kesimli şahsına münhasır bir ekose etek ya da gelip geçici trendlere meydan okuyan bir trençkot. Dilediğinizde sofistike, dilediğinizde bohem, kimi zaman romantik, kimi zaman maskülen görünebilen bu parçaların dönüşümü tamamen ne ile, nasıl eşleştirildiklerine bağlı. Mizalle’in moda dünyasına kapılarını açtığı bu sezonda; sizi değiştirmeye çalışmadan kendinizi olduğunuz gibi ifade etmenize izin verecek parçalar var. Çünkü Mizalle kadını olduğu gibi kucaklayan modanın izinde…